Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | düşüp bayılmak | faint f. | ||
I have to eat something before I faint. Düşüp bayılmadan bir şeyler yemeliyim. More Sentences |
||||
Genel | düşüp bayılmak | blackout f. | ||
Genel | düşüp bayılmak | fall faint f. | ||
Genel | düşüp bayılmak | dwam f. | ||
Genel | düşüp bayılmak | dwalm f. | ||
Genel | düşüp bayılmak | dwaum f. | ||
Idioms | ||||
Deyim | düşüp bayılmak | pass out (cold) f. | ||
Deyim | düşüp bayılmak | faint dead away f. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | bir şey yüzünden düşüp bayılmak | faint from something f. |
Öbek Fiiller | -den dolayı/yüzünden düşüp bayılmak | faint from f. |